Sepsis yani kan zehirlenmesi sonucunda oluşan şok türüne septik şok adı verilir. Vücuttaki enfeksiyon kontrol altında olmazsa, dolaşım sisteminde yetersizlik meydana gelir ve septik şok organları etkiler. Sepsis adı verilen kan zehirlenmesiyle birlikte vücuda bazı mikroorganizmalar yerleşir ve dokularda oluşan toksinler kan damarlarının duvarlarına zarar verir.
Böylelikle damarlar kasılma işlevini kaybeder. Bu durumda da septik şok denilen durum ortaya çıkar. Septik şok çok uzun süre hastanede olan kişilerde görülebilir. Aynı zamanda ciddi bir hastalığa yakalanan, yaralanan ve ameliyata giren kişilerde de septik şok meydana gelebilir. Septik şok sonucunda vücuttaki organlar zarar görebilir. En çok hasara uğrayan organlar böbrek, kalp, akciğer ve karaciğerdir. Septik şokun belirtileri enfeksiyon yerine, etken türüne, hastalıklara ve organ yetersizliği gibi birçok faktöre bağlı olarak değişir. Akut organ yetersizlikleri solunum ve dolaşım sistemleriyle ilgilidir. Böbrek ve beyindeki yetersizlikler de septik şokun belirtileri arasındadır. İdrar miktarında azalma görülür, kandaki kreatinin miktarı artar, bilinç azalması meydana gelir. Eskiye oranla günümüzde septik şoka bağlı olarak ölüm oranlarında bir azalma söz konusudur. Eskiden septik şok yüzünden ölüm riski %80 iken günümüzde bu oran %20 – % 30 civarındadır. Septik şoku atlattıktan sonra kişilerde ölüm riski mevcut olabilir. Septik şoku atlattıktan sonra hastaneden ayrılan kişilerde fiziksel bazı problemler de ortaya çıkmaktadır. Septik şok bütün vücudu ilgilendiren bir hastalıktır. Dolaşıma geçen birçok toksinin sebep olduğu bir karmaşıklıktır. Bu yüzden dolaşımın ulaşabildiği her organda bir problemle karşı karşıya kalınabilir. Şikayetlerin şiddetlenmesi ve kontrol altına alınamaması kalp, böbrek, akciğer ve karaciğer için durumu yetersizliğe kadar götürebilir. Septik şoka yakalanan hastaların %60 gibi bir oranı kaybedilmektedir. Ancak tedavi sonucunda başarı elde edilen hastaların da sayısı yüksektir. Bunun için hastanın tedavisinde tüm ileri düzeyde yöntemlerden yararlanılması gerekir.
Septik şok tedavisinde erken teşhis hastanın sağlığına kavuşabilmesi açısından büyük önem taşır. Hastalığa karşı ne kadar erken müdahale edilirse, diğer organların korunması da o oranda sağlanmış olur. Böylelikle hastalığın yaratmış olduğu hayati riskin de önüne geçilmiş olur.
