Bebeklik döneminde bir çok hastalıktan ve enfeksiyondan korunmak için hepimiz aşılarımızı yaptırmışızdır veya çocuklarımıza yaptırıyoruz. Aşı hastalıkların enfeksiyonlarına karşı vücuda enjekte edilen bir koruma kalkanıdır. Özellikle de salgın durumlarında karşı sizi korur. Bir çok hastalığı daha yakalanmadan yenmek aşılar sayesinde mümkündür. Ölümcül nedenlere sebep olan bu hastalıkların hemen hemen hepsinin aşıları Sağlık Bakanlığı tarafından sağlık ocaklarında ücretsiz olarak yapılıyor. Peki bu hastalıklar nelerdir…
Kızamık; bulaşıcı bir virüs ile ortaya çıkan ve çoğunlukla çocuk yaşlarda görülen bir hastalıktır. Solunum yolu ile bulaşır. Öksürük, titreme, yüksek ateş, bademciklerde şişme, vücutta kızarıklık ve pul pul dökülmeler oluşması ile görülür. Yapılan aşı sayesinde bu hastalığı çok ağırlaşmadan atlatabiliyorlar. Ama aşı yapılmadan bu hastalığı kapan kişiler de ise tam tersi olarak çok daha ağır görülmektedir. Tedavisi zamanında ve doğru şekilde yapılmadığı sürece zatürreye çevirebilir ve hatta çok ağır olan bu hastalığın ölüm ile sonuçlanmış olanları da geçmişte yer alıyor.
Boğmaca; yaygın olarak kendini öksürük ile belli edene bu hastalık solunun yolu ile bulaşan mikroplar aracılığıyla vücuda yayılırlar. Hemen hemem her yaşta görülebilen bu hastalık daha çok çocuk yaşlarda görülür ve bu dönemlerde çok da tehlikeli bir hastalıktır. Aşırı bulaşıcı olan bu hastalık vücuda yayıldıktan sonra otuz ile kırk güne kadar vücutta kalmaya devam eder. Bir kez bu hastalığa yakalanan kişi hastalığa karşı bağışıklık kazanır ve bir daha yakalanmaz. Yine aşı sayesinde yakalanma riski ortadan kaldırılabilecek bir hastalıktır. Özellikle bebeklik döneminde aşısının yapılması çok önemlidir. Çünkü çocukluk döneminde aşırı öksürükten dolayı boğularak ölme riski oldukça yüksektir.
Grip; yine solunum yolu kaynaklı olan ve özellikle burun, akciğer ve boğazı etkisi altına alarak vücutta kendini belli eder. Normal bir bünyeye sahip olan kişilerde ortalama bir hafta içinde vücuttan tamamen atılır ama zayıf bir bünyeye sahip iseniz bu süreç biraz daha uzun ve sancılı olabiliyor. Genellikle hasta olan kişilerin hapşırması veya öksürmesinden dolayı etrafa yayılan mikroplar üzerinden bulaşır. Bulaşıcı olmasına rağmen bu hastalıkta ölüm riski yok denilebilecek kadar azdır. Virüs içerikli olan kul gribi ve domuz gribi olarak bilinen hastalıklar bu gribe dahil değildir tabi ki. Aşı ile hastalık riskini ortadan kaldırmak da mümkündür.
Çocuk Felci; hastalığının virüsü inan dışkısından yayılan mikroplar üzerinden yayılan bir virüstür. Eski dönemler de özellikle kırsal yaşam biçimde çok sık görülen yaz aylarında ve sonbahar mevsiminde daha yaygın olan bir hastalıktır. Hararet olarak adlandırılan 40 derecelik ateş, yoğun şiddette baş ağrısı, bulantı ve sırt ağrısı belirtileri ile başlar. İlk birkaç gün de eklemlerde ağrı görülürken ilerleyen günlerde bazı kaslar düzelir ama bazıları da hiç düzelmeyebiliyor. Tedavisi yapılmadığı sürece çocuk felci hastalığı beyin felci, omurilikteki on kordonların iltihaplanmalarının sonucunda kalıcı felç ve ölüm ile sonuçlanabiliyor. Yirminci yüzyıldan bu yana aşısı bulana çocuk felci hastalığı tamamen yenilmiştir.
Tetanos; Toprakta bulunan clostridium bakterilerinin vücudun toprak ile olan temas halinde olabilecek her hangi bir kesilme veya çizilme yolu ile bulaşan bir hastalıktır. Clostridium bakterileri yoğunlukla paslı yüzeylerde yaygın olarak görülürler. Zamanında müdahalesi yapılmadığı takdirde kas spazmı, felç ve ölüm gibi tehlikeli sonuçlara varabilen bir hastalıktır. Özellikle yaşlılığa bağlı olarak 60 yaş ve üzeri kişilerde olan diyabet hastalarının yakalanma riski fazladır. Aşı ile üstesinden gelinebilecek bir hastalıktır.