Hepatit B Belirtileri ve Tedavisi
Hepatit B virüsü halk arasında sarılık olarak adlandırılan ve “ karaciğer iltihaplanması” na neden olan bir virüstür. Kısaltılmış şekli “ HBV “ dir. Hastalık oldukça bulaşıcıdır. Virüs, başta karaciğer olmak üzere vücudun bütün organlarını etkileyebilir. Virüs “ sessiz enfeksiyon “ olarak da bilinmektedir. Bunun nedeni de virüsün vücuda girdikten sonra hiçbir belirti vermemesidir. Bu virüsü taşıyanların büyük bir çoğunluğunda belirtiler ortaya çıkmaz. Virüsü taşıyan kişiler bu virüsle uzun bir zaman yaşabilirler ve organlarına verilen hasardan bihaber olurlar. Bazı insanların virüse karşı doğal bağışıklıkları vardır. Olmayanlara da aşı yapılır. Böyle bir durumun olup olmadığını kan testleri ile öğrenilebilir. Virüs kullanılan çeşitli ilaçlar ile kontrol altına alınabilir. Alınan önlemler ile kişinin siroz ve karaciğer yetmezliği gibi ölümcül hastalıklar önlenebilir. Enfeksiyonun en çok görüldüğü yaş aralığı 20 – 49 yetişkin yaştır.
Hepatit B Virüsü Belirtileri
Virüs akut ve kronik olmak üzere 2 kategoriye ayrılır. Akut hepatit B virüsü 1 – 3 gün boyunca etkindir. Genel olarak vücut bu süre sonunda kendisini bu virüsten temizler. Virüsün kronik türü ise 6 aydan daha uzun enfeksiyonlara neden olmaktadır. Kronik hepatit B virüsünün belirtileri akut türüne göre daha az seyreder ve belirtiler bazen ortaya çıkar ve sonradan kaybolabilir. Kronik hepatit B virüsünün belirtileri sağlık sorunu oluşturacak kadar belirgin olmayabilir. Hepatit B virüsünün en yaygın belirtileri arasında vücudun tümünde bir ağrı, baş ağrısı ve ateştir. Bu belirtilere kişinin kendisini hasta hissetmek, ishal, karnın üst kısmında oluşan ağrılar, cilt ve gözde sararmalar eşlik eder. Kronik hepatit B hastalığında görülen belirtiler arasında karında hafif ağrılar, kusma, bulantı, kas ve eklemlerde ağrı ve iştah azalması olabilir. Ciltte kaşıntı ve kişide halsizlik olabilir. Hepatit B hastalığı olan kişilerin dışkısı genellikle açık renklidir. Diğer hepatitlerden A ve C farklı virüslerin neden olduğu enfeksiyonlardır. Bütün hepatitlerin belirtileri aynı olsa da vücuda bulaşma ve karaciğere etkileri farklılık gösterir. Hepatit A virüsü sadece akuttur, kronik türü yoktur. Hepatit A virüsü taşıyan kişilerde genellikle tedaviye ihtiyaç duyulmaz. Hepatit B ve C virüsleri ilk başlarda akut olarak görülür ve daha sonra bazı kişilerde kronik hastalığa dönüşür. Uzun dönemde karaciğerde problemler olabilir. Hepatit A ve B den korunmak için aşı yaptırılabilir ama hepatit C’nin aşısı yoktur.
Hepatit B Virüsü Bulaşması
Hepatit B virüsünün bulaşması genel olarak kan yolu ve cinsel yolla ( vajina akıntısı, sperm, salya ve anne sütü ) olmaktadır. Virüs, oldukça bulaşıcı olduğundan diş fırçası ve jilet gibi kişisel eşyaların kullanımından da geçebilmektedir. Virüs, ten teması, gıda ve sudan bulaşmaz. Virüsün en çok yayıldığı yol cinsel temastır. Bunun yanında temiz olmayan ortam ve aletler ile yapılan dövmeler ve piercing hepatit B virüsünün bulaşmasına neden olabilir. Virüs, fakir olan Afrika ülkelerinde oldukça yüksek bir oranda görülmektedir. Hepatit B virüsü nadir de olsa kan nakli ve organ nakliyle bulaşabilmektedir. Hepatit B virüsü karaciğere tahrip eden bir virüs olduğundan alkol, hastalığın daha da kötüye gitmesine neden olur.
Hepatit B Virüsü Tedavisi
Tedavi, kişinin virüsle ne zaman tanıştığına, akut mu yoksa kronik hepatit B enfeksiyonu olup olmadığına göre değişiklik gösterecektir. Kişi, virüsü cinsel yolla aldıysa 2 hafta, diğer yollardan kaptıysa 7 gün sonra HBIG aşısı vurulur ve ilk 3 doz hepatit B aşısı ile de hasta kontrol altına alınmaktadır. Virüsün vücuda girmesi ne kadar erken fark edilip tedaviye başlanılırsa virüsün vücuttan atılması o kadar çabuk olur. Hastanın gösterdiği belirtiler akut hepatit B’yi işaret ediyorsa ilaç tedavisi yapılmaz. Kişiye bol sıvı tüketmesi, alkolü bırakması ve sağlıklı bir şekilde beslenmesi tavsiye edilir. Kronik hepatit B enfeksiyonu taşıyan hastalarda ilk olarak virüsün vücutta ki aktif olma durumuna ve karaciğerde meydana getirdiği hasara bakılır. Uzun dönemli yapılan tedavinin amacı ise virüsün çoğalmasını engellemek ve karaciğerde oluşturduğu hasarın ilerlemesini önlemektir. Kan testleri ile hepatit B virüsünün vücutta ne kadar aktif olduğu gözlenebilir. Hepatit B virüsünden dolayı karaciğerin gördüğü hasar oldukça fazla ve karaciğer artık görevlerini yerine getiremiyorsa bu durumda hastaya karaciğer nakli yapılmalıdır. Yalnız karaciğer naklinde % 100 başarı sağlanacak diye bir kural yoktur.