Ana Sayfa Moda Tüketim olgusu ve alışveriş kavramı

Tüketim olgusu ve alışveriş kavramı

1454
0

Tüketim olgusu, 19.yüzyılın ortalarında modern kentlerin meydana gelmesiyle bireylerin daha çok kamusal alanda varlık göstermeleri ile görünür hale gelmiştir.

Ekonomik sermaye yeni girişimciler, ticaret ve finans grupları ile piyasa ekonomisini yaratması ve aristokrat ailelerin tüketim kalıpları ve yaşam biçimlerini taklit eden yeni zenginlerin ortaya çıkması ile tüketim alanı yeni ivmeler kazanmıştır.  Kişinin yarattığı saygınlığın görünümdeki aşırı özen ve lüks üzerinden değerlendirildiği gösterişçi tüketim anlayışı, özellikle kadınları üretim açısından pasif, tüketim açısından ise son derece aktif olarak konumlandırır. Bu çerçevede, yaşamak için çalışmak zorunda olmayan, ekonomik olarak erkeğe bağımlı kadın, giyinmek ve süslenmek için gösterdiği yoğun çaba ile modern toplumda neredeyse bir marka otomobilin olduğu kadar erkek için bir statü ve zenginlik göstergesini oluşturmuştur.

Son yıllarda kadınların daha aktif, verimli, üretken olduğu günümüzde bile bu durumun hala geçerliliğini sürdürülmekte olduğunu gözlemlemekteyiz. Özellikle bireylerin lüks markaların kullanımında ve gösteriminde sergiledikleri cesaret, tüketim kalıplarındaki aşırılıkları ile dikkat çeken ünlü kişilerin varlığı, bu düşüncelerimizin doğruluğunu ortaya koymaktadır. Sosyal konumu ile varlık gösteren kadınlar, kendi parasını harcamakta ve bir moda tüketicisi olarak modern pazarlama sistemi tarafından tanımlanmakta sınıflandırılmaktadır. Tüketim, malın alıcısının aktif biçimde katıldığı ve satın alınan malları çeşitli konseptlerde sergileyerek alanlarında bir kimlik duygusu yaratıyor ve bu duygunun korunduğu bir süreç olarak tanımlanıyor. Moda ve alışveriş kavramları insanların özlemini duydukları nesneleri satın aldıkları zaman bir boşluk duygusuna kapılabilecekleri bir süreci de beraberinde getiriyor. Başka bir ifadeyle alışverişin, kendisinin de bir ritüel haline geldiği moda pazarında, alışveriş deneyimlerini de ortaya çıkarıyor. Alışveriş merkezleri sadece modanın takip edildiği ve kıyafetlerin sergilendiği, satıldığı mekânlar değil aynı zamanda tüketicilere zaman geçirme kültürlerinin yaşatıldığı yerler olarak karşımıza çıkıyor. Bütün bunlar hayatımızın her anı içinde bulunan alışveriş kavramlarını önümüze getirmiştir.

Sabri Dânâbaş

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz