Saçkıran Nedir – Belirtileri ve Tedavisi
Bağışıklık sistemi hastalığı olan saçkıran hastalığında bağışıklık sistemi kendi hücrelerini yabancı hücre olarak algıladığından kendi hücreleri ile savaşa girer. Sonuç böyle olunca da kıl kökleri etrafında bulunan lenfosit hücreleri sitokin adlı kimyasalları salgılar. Bu durum saçlarda dökülmelerin meydana gelmesine neden olur. Saç kıranın tıp dilindeki adı “ alopesi areata “ dır. Böyle bir durum genellikle stresli bir dönemin ardından sonra ortaya çıkar. Hastalığın belirgin bir özelliği olmadığından kişi çoğunluk olarak berbere gittiğinde fark edilmektedir. Bu rahatsızlıkta saçın büyümesi durur ve saç kökünden ayrılır. Hastalık bulaşıcı bir özellik taşımaz. Yeme, içme, solunum ve temas yoluyla kimseye bulaşmaz. Hastalık, saçlı deride, kaş, sakal, kirpikler ve vücudun diğer kıllı bölgelerinde görülür. Hastalığın tekrarlama olasılığı çok fazla olduğundan kişinin yaşam kalitesinde olumsuzluk oluşturur. Çoğunluk olarak genç erişkinlerde daha fazla görülür. İlk ataklar 20 yaşın altında yaşanır. Hastalık başlamadan önce ilk olarak ani bir şekilde saçlar dökülür. Bunun ardından bölgede genişleme olur. Daha sonra dökülen saçların yerinde beyaz gri renkte saçlar ortaya çıkmaya başlar. Döngü bu şekilde sürüp gider. Saçlar bir yandan dökülür bir yandan da tekrar çıkar.
Sebepleri
Bağışıklık sistemi hastalığı olan saçkıranda bağışıklık sisteminin neden saçkırana yol açacak şekilde vücudun kendisine karşı harekete geçtiği henüz bilinmemektedir. Yinede bu konu üzerinde çalışmalar devam etmektedir. Saçkıran hastalığının ortaya çıkmasında genetik faktörlerin etkisinin olduğu düşünülmektedir. Bu tür kişilerde hastalığı virüs, çevresel faktörler ve stres gibi etkenler tetikleyebilmektedir. Eğer ailede saçkıran hastalığı olan bir birey bulunuyorsa o kişinin de bu hastalığa yakalanma riski oldukça yüksektir. Bunun dışında ailesinin tıbbi geçmişinde şeker hastalığı, romatoid artirit, tiroit hastalıkları ve lupus gibi bağışıklık sistemi hastalıklarının görüldüğü kişiler saçkıran hastalığına daha yatkındırlar. Saçkıran hastalığı olan kişilerde astım, egzama, saman nezlesi, anemi ve tiroit hastalıkları daha fazla görülmektedir.
Bağışıklık sisteminin görevi vücudu hastalıklara karşı korumaktır. Yalnız saçkıran hastalığı sırasında bağışıklık sistemi vücudu korumak yerine vücuda karşı saldırıya geçmektedir. Böyle bir durumda akyuvarlar saç köklerinde büyüyen hücrelere saldırmaktadır. Bu saldırıdan olumsuz etkilenen saç kökleri küçülür ve saç üretiminde bir yavaşlama görülür. Duygusal yıpranmalar kişinin bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olur. Saçkıran hastalığının çoğunluk olarak duygusal travmalar ile stresli dönemlerin ardından ortaya çıkması bu yüzdendir. Zayıflayan bağışıklık sistemi strese karşı savunmasız kalır ve bu durumda saçkıran hastalığını tetikler. Hastalıkta iyileşme belirtileri genelde 6 ay ile 1 yıl arasında değişir. Saçkıran hastalığı olan kişilerde tırnak sorunlarına da sık rastlanılmaktadır. Kişide tırnaklarda kalınlaşma olması ve tırnaklarda çizgilerin oluşması hastalığın şiddetini gösterir.
Tedavi Yolları
Bazı insanlar bu sorun ile bir defa karşılaşmalarına karşın bazıları bu hastalığı yıllarca çekebilmektedir. Saçlar devamlı olarak dökülür ve sonra tekrar çıkarlar. Hastalığın tekrarı kişiden kişiye farklılıklar göstermektedir. Bazen saçlar beyaz olarak çıkar daha sonra kendi rengine dönüş yapar. Tedavi aşamasına geçmeden önce kişide doğumsal anomaliler ve tiroit hastalığı gibi durumların olup olmadığına bakılmalıdır. Hastalık bulaşıcı değildir ama kişide psikolojik rahatsızlıklara neden olabilir. Hastalığın tedavisi sırasında saçların döküldüğü yerlere steroid kremler sürülebilir. Tedavi sırasında kullanılan steroid tabletler saçların büyümesini sağlar yalnız tedavi bittiği zaman hastalık tekrarlayabilir. Dökülen saçların yerine ultraviyole ışının uygulanması saçların yeniden çıkmasında etkili olabilmektedir. Saçkıran hastalığının tıbbi tedavisinin yanında bitkisel yöntemlerde uygulayabilirsiniz. Yalnız önünüze gelen her şeyi uygulamaya kalkmayın. İyi ve ayrıntılı bir araştırma yaptıktan sonra bitkisel yöntemleri uygulayın. Çünkü daha sonra istemediğiniz bazı sorunlar ile karşılaşabilirsiniz.
