Çerçevedeki fotoğraflar tozlanınca anlıyorum buradan geçmişsin.
Gece penceremden,, ışıkları azalırken günahları çoğalan şehre bakarken öyle dalıyorum ki, işlenen günahlara kılıflarını giydirirken insanlar, gün doğuyor ve mutat halleriyle çöpçüler şehrin geceden arda kalan safralarını temizlerken fark ediyorum yine geldin ve gittin ben seni göremeden.
Cennetten kovulduk kovulalı varsın. Devirli bir sayı gibi durmadan tohuma dönüyor çiçekler. Binlerce duyguyu binlerce kere dolduruyoruz içine ama Tanrı’ nm katında belki de bir göz açıp kapamasın.
Dedemin buruşan ellerine bakıp somut kelimeler hanesine yazıyorum adını ama ellerimle tutabildiğim tek şey senden geriye kalan kadarıyla dedemin elleri.Sevgilimin, sevdiğimi söyleyemeden öldüğünü duyunca geç kalmış oluyorum ama henüz beslenememiş bir ruhtan aşk dileyince erken gelmiş.
Gülece ÖZDEMİR Türkçe Öğretmenliği