Düztabanlık Belirtileri ve Tedavisi
Ayak, anatomik yapısından dolayı özel bir görev olan yaylanma hareketini yapar. Ayağın iç tarafında bulunan kavisli yapı yatay yaylanmanın sağlanmasında önemli bir yapıdır. Bu yapı çeşitli kaslar ile desteklenmektedir. Yalnız bu kaslar içinde en önemlisi tibialis posterior kası ve tendonu olmaktadır. Bu kas çeşitli nedenlerden dolayı çalışamaz duruma gelirse düztabanlık ortaya çıkar. Düztabanlığın diğer bir ismi pes planus’tur. Aileden gelen sorundan dolayı bu kasın çalışmaması, romatizmal hastalıklar sonucu bu kasın yırtılması, şeker hastalığında bu kasın kalitesinin bozulması, kişinin devamlı olarak düz ayakkabı kullanması ve aşırı kilolu olmak bu kasın görevini tam olarak yapmasını engeller ve düztabanlık problemine neden olurlar.
Düztabanlık Belirtileri
Hastalığın gelişmesi ile birlikte gerek çocuklarda gerekse yetişkin kişilerde ayak iç kavisinin çökmesi, yürüme mesafesinde bir azalma olması, erkenden yorulma, bacak ve dizde ağrı ve spor aktiviteleri sırasında zorlanmalar tipik belirtiler arasındadır. Hastalarda sık rastlanılan bir diğer durum ise ayak tabanında normal yaylanma bozulduğu zaman yaylanmaya katkı sağlamak adına kişide içe basma olayı gelişir. Bu harekette ayağın orta bölümü içe doğru yatarken topuk kısmı ise dışa doğru bir yatma hareketi yapar. Bunun sonucu olarak da kişide bel ve diz ağrıları tetiklenir ve ayağın ön parmaklarında bozulmalar meydana gelir.
Gerek yetişkinlerde gerekse çocuklarda düztabanı tedavi etmek için ilk olarak şikâyetlerin kontrol altına alınması için tabanlık kullanımı tavsiye edilir. Tabanlık kullanıldığı zaman ayağın sanki kavisli bir yapısı varmış gibi hissedilir ve buna bağlı olarak şikâyetler ortadan kalkar. Yalnız ayakta bulunan bozulma ilerlemiş ise bu düzelmez. Kişiler tabanlık seçerken kişiye özel tabanlıkları seçmeleri önerilmektedir. Kişi tabanlık kullanmasına rağmen şikâyetlerinde herhangi bir azalma görülmüyorsa bu durumda yapının cerrahi bir operasyon ile düzeltilmesi gerekmektedir. Ameliyat yapılmadan önce hastanın yaşı, kilosu, hastalığın hangi aşamada olduğu ve buna başka hastalıkların eşlik edip etmediği tespit edilmelidir. Cerrahi uygulamanın ardından 6 aylık bir iyileşme süresi vardır. Cerrahi girişiminin dışında ise, giyilen ayakkabıları değiştirme, ayak kavisine destek veren ortopedik cihazlar kullanma, ağrıyı hafifleten ilaçlar, dinlenme, buz ve fizik tedavi gibi tedavi yöntemleri de uygulanabilir.